Kaydol’a tıklayarak Kullanım Koşulları’nı kabul etmiş olursun.
Kişisel verilerine dair bilgilerin yer aldığı Gizlilik Politikası ve Aydınlatma Metni’ni oku.
Daha iyi bir deneyim için yeni TRT İzle mobil uygulamasını indirebilirsiniz.
Herhangi bir bölüm yok!
Tayfa mahallede top oynarken, Kamil'in şutu Rüstem Ağabeylerinin ekmek teknesine çarpar. Hep birlikte köfte arabasını tamir etmek isterler ve macera başlar...
Bir gazetede Ufo fotoğrafına verilecek olan büyük ödülü duyan Tayfa, ödülü kazanmak için başlar ufo nöbetine...
Mahallelinin bakkalı olan Kamil ve ailesi kötü gidişattan zor duruma düşmüş ve köye taşınma durumu ile karşı karşıya kalmışlardır. Bu durumda Tayfa el ele verir...
Birbirini eğlendirmeye çalışan çocuklar çeşitli taklitler yapmaktadır. Akın'ın konuşmaması nedeniyle Tayfa kendisini “Bir İki Üç Tıp” oyunu içinde bulur...
Mahallede saklambaç oynayan Tayfa, oyunda ebe olan Akın'ın kazan dairesine girmek istemesi ile telaşlanır...
Yaklaşan geleneksel uçurtma şenliği için Tayfa, uçurtma provaları yapmaktadır. Yaptıkları uçurtmaların başına türlü türlü aksilikler gelse de yılmadan yenisini yapıp ve defalarca tamir ederler...
Çocuklar olan bitenden habersiz oyun alanında toplanmış Rüstem ağabeylerini dinlemektedir. Onca merakın ardından çözmeleri gereken bilmeceler ve define bulma düşüncesi ile bir hayli sevinirler.
Tayfa oyun alanına geldiğinde gördüklerine inanamaz. Tüm mahalleye dolanan ipin sırrını çözmek için başlarlar ipleri takip etmeye.
Tayfa telsizleri ile oyun oynamaktadır. Fakat Rüstem ve Basri'nin dinlediği radyo frekansı ile telsizin frekansı karışınca ortaya eğlenceli bir yanlış anlama çıkar.
Tayfa mahalledeki olayları kameraya çekerek haber programı hazırlar. Kimi zaman neşeli, kimi zaman hüzünlü olaylarla karşılaşırlar...
Kelebek etkisini anlatan bir kitap okuyan Mert, Hayri'ye bunu anlatmaya çalışır. Anlamaya niyeti olmayan Hayri’nin attığı bir kağıt uçak bir dizi olaya neden olur…
Yapacak hiçbir şey bulamayan Tayfa canı sıkılmış beklerken, Rüstem ağabeyleri gelir. Elinde ise dağıtılmayı bekleyen bir bavul dolusu film malzemesi bulunmaktadır...
Hayri, Tayfa'nın ismini voleybol takıma yazdırınca Tayfa başlar voleybol çalışmaya. Bu konuda Sevim ve Hale'den ders alan Tayfa voleybolu futbola çevirince kızların gitmesine neden olurlar.
Tayfa mahallenin ortasında daha önce hiç görmedikleri çember ve taşın gizemini araştırmaktadır. Her birinin bu gizem hakkında farklı bir düşüncesi vardır...
Tayfa, Akın'ın birkaç gündür nerede olduğunu öğrenmeye çalışır. Bu sırada elinde tahtalarla oradan geçen Basri amcalarını görünce, Tayfa’yı bir merak sarar...
Kendi imkanlarıyla yaptıkları müzik aletleri ile müzik grubu kuran Tayfa, kasetçalar eşliğinde eğlenmektedir. Bu sırada çıka gelen Akın önemli bir eksik olan vokali tespit eder ve yarışma başlar...
Kamil ile Hayri, Mertlerin terasında bulunan sandalyeye önce oturmak için çabalarken ikisi aynı anda oturur ve sandalye kırılır. Şimdi görev kimseye çaktırmadan sandalyenin aynısını yapmaktır...
Fatme nine sürekli köfte tarifinin unutan Rüstem'e sırrını vermez. Bunun üzerine Tayfa, başta Hayri olmak üzere meşhur İnegöl köftenin sırrını bulmak için işe koyulur…
Dondurma şemsiyesinden ilham alan Hayri mucit olmaya karar verir. Kamil de ona yardımcı olmak isteyince ortaya “Muhteşem Mucitler Kamil ve Hayri” çıkıverir. Bakalım Kamil ve Hayri neler yapacaktır.
Basri amca ile fotoğraf albümüne bakın Akın’ın bir fotoğraf dikkatini çeker. Akın'ın heyecanlandığını gören Basri amca fotoğraftaki pelerini Akın'a verir ve Tayfa'yı güzel bir gösteri bekler.
Tayfa havada uçuşan sayfalara anlam veremez ama okuduklarından bunların bir günlüğe ait olduklarını anlarlar. Az sonra sayfaların Basri amcaya ait olduğunu öğrenirler. Ama bir gizem vardır.
Akın, öğretmenin verdiği öykü yarışmasına katılmış ve kazanmak için Rüstem ağabeyinin de tavsiyesi ile, çevresinde olan bitenden bir öykü oluşturmaya çalışmaktadır...
Mert ve Kamil eğlenceli bir şekilde dama oynamaktadır. Fakat taşlar ve mahallede garip bir olay vardır. Bu garipliğin sebebi ise Hayri'nin hıçkırığıdır...
Tayfa mahallede topaç yarışı yapmaktadır. Yarış sırasında talihsiz bir olay Hayri ve Kamil'in aralarının açılmasına neden olur...
Masadaki tepsiden devrilen dut pekmezi yere dökülmüş, kurutulmuş patlıcan, fasulye ve biberler dizilen ipten çıkmış halde etrafa yayılmıştır. Mert, Basri amcaya bu konuyu çözeceğine dair söz verir.
Basri amcanın bir misafiri gelecektir. Kızlar Tayfa’ya misafirin yeteneklerinden, madalyalarından bahsedince Tayfa misafiri kendilerine rakip görür.
Hayri baklava tepsileriyle oynarken tüm tepsileri devirmiş ve babasının dükkanını zarara uğratmıştır. Tayfa üzgün olan Hayri’ye yardım etmek için harekete geçer...
Hayri ve Kamil Mert’in evine giderler. Terasta bir maket ev, içinde de kendi minyatürleri vardır. Mert marangozluk öğrenmiştir ve mahallenin de maketini yapmak ister…
Tayfa, Basri amcanın taşınmasına yardım eder. Basri amca taşınma sırasında gergindir. Çocuklar Basri amcanın eşyaların kırılacağından korktuğunu düşünürler…
Akın’ın okuduğu dünya rekorlar kitabı tüm tayfanın ilgisini çeker. Bu kitaba kendi isimlerini yazdırabilecek özelliklerini düşünmeye başlarlar.
Tayfa, Hale ve Sevim bir tiyatro oyunu çıkarabileceklerini düşünürler. Oyunun sergilenmesi için Basri amcayla konuşurlar. Fakat sırada daha oyunun ezberlenmesi ve provalar vardır…
Mert, Hayri ve Kamil yaşadıkları anılar üzerine birbirlerine rozetler verirler. Mert’in kalem resimli rozeti, Hayri’nin biber resimli rozeti, Kamil’in futbol resimli rozeti vardır.
Hayri bir rüya görür. Rüyasında Hayri’yi kan ter içinde oraya buraya koştururken görürüz. Mert ile Kamil’e, Sevim ve Hale’ye bağırır, sokaklarda sesi yankılanır. Ama bir türlü sesini duyuramaz...
Çok sıcak bir hava vardır. Kamil ile Hayri sıcakta sipariş dağıtırken bitkin düşmüşlerdir, arkadaşları yardımlarına koşar. Fakat sıcakta bunalan yalnızca insanlar değildir…
Oyun alanının ortasında bir tenis masası vardır. Çocuklar önce pek gönüllü olmazlar ama oynamaya başlayınca pek keyif alırlar. Hayri’nin tenise olan yeteneği herkesi şaşırtır.
Kızlar yakan top oynamak isterken Tayfa buna pek yanaşmaz. Hayri de eğer kendisini çember yarışında yenerlerse yakan top oynayacaklarına söz verir. Hale ve Sevim çalışmalara başlar...
Çocuklar hayal güçlerini kullanarak kendilerini bir maceranın ortasında bulurlar. Hayri bu maceraya dahil olmak istemese de çocuklar onu nasıl ikna edeceklerini bilir...
Akın, Yumak’ın yapacağı hareketlerden oluşan büyük bir gösteri için hazırlanır. Tayfa coşkuyla gösteriyi bekler. Akın Yumak’ı takdim eder, ama bir terslik vardır. Yumak söylenenleri yapmaz.
Akın oyun alanında domino taşlarıyla uğraşmaktadır. Tayfa gelir hepsinin derdi taşları devirmektir. Akın onları engellese de tahmin etmediği bir aksilik yaşanır.
Hayri piknik alanına kafasına gelen bir top nedeniyle bambaşka birine dönüşü. Hesaplamalar, icatlar yapar. Tayfa ise bu durumdan endişelidir.
Tayfa 9 kiremit oynamaktadır. Kazanan Kamil ve Akın olur fakat Akın’ın söylediği bir söz Kamil ve Mert’in susmasına ve Hayri’nin de suratının asılmasına neden olur…
Kamil, kuklasıyla güzel bir gösteri düzenler. Tayfa kuklanın da ekibin bir parçası olmasını ister. Fakat Kamil kukla ile yaptığı konuşmayı abartır…
Kamil’e çok benzeyen amcaoğlu Ankaralı Ozan, Ankara’dan İstanbul’a albüm çıkarmak için gelir. Sazıyla çocuklara mini bir konser verir. Albümün çıkmasını bekleyen Ozan hayal kırıklığına uğrar.
Saadettin dükkanı temizlemesine yardım eden çocuklara teşekkür etmek için onlara kahvaltı hazırlar. Herkes kahvaltı sonrası keyif yaparken bir anda gerilerden gelen bir kanun sesi duyulur...
Çocuklar halk oyunu takımı seçmeleri için hazırlık yaparlar. Kamil ve Mert zeybek oyununa çalışırlar ama Hayri’nin aklı halaydadır.
Çocuklar halat çekme oyunu oynarken uzaktan gelen bir koku Hayri’nin dikkatini çeker. Salça zamanıdır. Mahalleli salça yapmak için çalışmalara başlamıştır, Tayfa da yardıma gider.
Haberlerde karın yağacağını öğrenen Tayfa oyun alanında heyecanla karın yağmasını bekler. Mert’in havaya bakıp karın yağmayacağına dair yaptığı tahmine hiç kulak asmaz...
Çocuklar Kamil'in doğum günü için hediye olarak bir zaman makinesi hazırlarlar. Hayri’nin rehberliğinde yolculuk başlar. Bu seyahat onları çok önemli yerlere ve önemli kişilere götürür.
Tayfa Mertlerin evine gelen eski teknoloji atari ile oynamaya başlarlar. Oyun çekişmeli bir şekilde devam eder. Ta ki elektrikler gidene kadar, Tayfa ne yapacağını bilemez.
Tayfa yaptıkları kağıt külahları bir boru ile en uzağa atmak için yarışırlar. Bir dergide çeşit çeşit maket uçak resimleri ve yapılış yöntemleri vardır. Çocuklar bu uçaklardan yapmaya karar verirler.
Hava yağışlı olduğu için çocuklar Akınların evinde otururlar. Akın can sıkıntılarını gidermek için oyun düşünür. İsim-Şehir oynayan Tayfa’ya Mert, zihinlerini nasıl kullanabileceklerini anlatır.
Hayri yerde duran bir cüzdanı fark eder. Cüzdana bakıp ihtimalleri konuşurlar. Saadettin, çocuklara cüzdanı karakola götürmeleri gerektiğini söylese de çocuklar kendileri araştırma yapmak ister.
Akın, Mert, Hayri ve Kamil farklı karakterlere bürünmüş olarak karşımıza çıkar. Zihinlerinde yarattıkları kahramanlarla heyecan dolu bir maceraya atılırlar.
Çocuklar salonda belgesel izler. Çok hevesli olmasalar da çok etkilenirler. Sonra terasa çıkıp etrafı izlerken insanların aslında çevreye ne kadar duyarsız olduklarını fark ederler.
Çocuklar izledikleri filmin etkisinden kurtulamamış, kendilerini filmin içindeki karakterler gibi sanıp onlar gibi davranmaya başlarlar.
Çocuklar Akın’ın getirdiği kutunun içindeki eşyalara bakarlar. Annesinin küçüklük eşyalarını saklaması onlara bir ilham verir. En sevdikleri eşyaları bir kutunun içine koyup saklamak…
Mert hep birlikte oynamak için kendilerinin kopyası olan birer kukla yapar. Kuklalarla kendilerini bir maceranın ortasında bulurlar. Fakat bir sorun vardır.
Mert, Kamil ve Hayri bayram ziyaretindedir. Fatma nine, çocuklara birer mendil hediye eder. Üzerinde elleriyle işlediği motifler vardır. Tayfa, motiflerin üzerindeki harflerin şifre olduğunu düşünür…
Yumak kaybolmuştur. Yumak’ın nasıl kaybolduğu ile ilgili fikir yürütürler. Kamil ve Hayri bir roman kahramanı edasıyla araştırmalara yön verir...
Tayfa kendilerine çok benzeyen çocuklarla top için maç yapar. Maçın en çekişmeli anında Hayri öyle bir şey yapar ki olayların seyri tamamen değiştirir…
Hayri, Saadettin’in dükkanından atılacak şeylerle dolu bir kutu ile çıkar. Kutuda eski bir gazoz kağnı bulurlar, koleksiyonları için eşsiz bir parçadır. Fakat bir aksilik olur…
Kamil bilim fuarına bilet bulur. Hayri ve Kamil’in inatlaşması ile bilet ellerinden uçup çatıdaki yağmur borusuna takılır. Çocuklar biletleri düşürmek için birçok bilimsel yöntem denerler.
Tayfa, kasetçalar ve eski model bir mikrofon ile radyo yayını yapar. Tüm mahalleli ilgi ile dinler. Fakat yayın akışı için bir konu bulmak gereklidir…
Hayri, Kamil, Mert ve Akın’ı amiral battı oyununu oynarken görünür. Mert’in bu oyunu iyi oynaması akıllarda soru işaretine sebep olur. Hayri ve Kamil bu gizemi çözmeye kararlıdırlar.
Fatma Nine ve Hale fotoğraf albümüne bakarlar. O sırada Sevim elinde birkaç fotoromanla gelir ve Hale’ye verir. Sevim ve Hale kendilerinin de fotoroman yapabileceklerdir.
Mert’e itfaiyecilik haftası ile ilgili müdür yardımcısı bir görev vermiştir. Tulumbacılar olup eski tarihi bir oyun sergileyeceklerdir. Mert bütün planı yapar ve arkadaşlarına görevlerini anlatır.
Kamil düzenlenen bir koşu için hazırlanır, Mert ve Hayri ise ona bu koşu için bir antrenör edasıyla yardım eder ve antrenmanlara başlarlar...
Çocuklar oyun alanında bayrak kapmaca oynar. Kendilerini oyuna kaptıran çocuklar bir şeyi fark etmez. Ortada bayrak yoktur. Peki kim, ne için bu bayrakları alır?
Çocuklar kamp yapmak için hazırlanırlar. Geç kaldıklarını düşünüp heyecanlanan Tayfa almaları gereken bir çantayı unuturlar. Bu hataları İzci Tayfa’ya unutamayacakları güzel bir ders verir...
Kamil ve Akın oyun oynarlar. O sırada Hale elinde kurabiyelerle gelir, onlara da ikram eder ve bir kulüpten bahseder. Kamil, Akın ve Hayri bu kulüp gizemini çözmek için araştırmalara başlar.
Hayri Kamil ve Akın, misket oynarlar. Akın oyunu kazandırırken bir anda oynadıkları alanda karınca yuvası olduğunu fark eder. Hayri ve Kamil duruma bozulsa da bu alanda oynamamaları gerekmektedir…
Balığı bulmak için birçok macera yaşayan Tayfa, tam da pes edecekken yerdeki izleri görür. Yerdeki o izler Yumak'ı işaret eder..
Fatma nine Akın’ı üzgün bir şekilde görür ve nedenini sorar. O da arkadaşının yazdığı mektubu Fatma nineye verir. Üzülen nine bir şeyler yapmaya çalışır.
Tayfa köşe kapmaca oynamaktadır. Oyunun en heyecanlı yerinde Hayri havada süzülen minik bir ateşböceğini fark eder. Bir ışık gördüğünü söylese de arkadaşlarını inandıramaz.
Mahallede sırayla gün yapılır. Terasta günden gelen yemekleri yiyeceklerdir. Yemekleri getirmek için terastan ayrılıp, geri döndüklerinde masadaki pişilerden bir kısmı ortadan kaybolmuştur...
Mahalledeki telefon hatlarında sıkıntı vardır. Kamil sipariş almada bile sıkıntı yaşar. Telefondan duyabildiği kadarıyla seslerinden tanıdığı kişileri dolaşıp sipariş almaya karar verir.
Hayri ve Kamil farklı filmler izlemek ister. Tartışma konusu hangi filmi izleyeceklerinden çıkmış, “Gezerek mi öğrenilir, yoksa okuyarak mı?” sorusuna gelmiştir...
Mert, Kamil ve Hayri salonda satranç oynamaktadır. Hayri pencereyi açtığı sırada içeri arı girer. Arıya zarar vermeden onu dışarı çıkarmaya çalışıp başaramayınca soluğu Akın’ın yanında alırlar…
Tayfa kendi aralarında basket maçı yapmaktadır. Potanın yüksek olması Tayfa’yı zorlar. Saadettin usta pota küçültülse de hala oynayamayan biri vardır…
Basri Amca çocuklara bayram için yeni kıyafetler almıştır. Çocuklar çok sevinir ama hiçbirinin ölçüsüne uygun olmadığı için giyemezler. Basri Amca’nın üzüleceğini düşünerek ondan kaçarlar...
Mert ve Sevim beyin kontrol merkezinden vücudun son kontrollerini yapmaktadırlar. Dışarıdan virüs Hayri ve bakteri Kamil vücuda girmeye çalışmaktadır...
Akın oyun alanında hayran olduğu Bay Korkusuz’un afişine bakarken Tayfa gelir. Meşhur akrobat Bay Korkusuz’un hafta sonu gösterisi vardır. Fakat biletler tükenmiştir...
Kamil, Mert ve Akın bakkalda radyodan maç dinler. O sırada Hayri gelir. Gol olacak heycanıyla Hayri tezgaha vurunca radyo yerinden oynar ve susar...
Mert ve Akın bir bisiklete binmiş, heyecanla sürerken bisiklet bozulur. Sadettin ustaya götürürler. Sadettin usta kaç zamandır uyuyamadığı için keyifsiz ve bitkindir. Tayfa hemen harekete geçer.
Hayri, Mert ve Akın, Kamil’in hareketlerinde bir sorun olduğunu düşünürler, onu uzaktan incelemeye başlarlar. Kamil’in robot oluğunu düşünürler...
Hayri oyun alanına giderken bir film afişi görür, sinemaya Ajan Melon gelmiştir. Afişte radyo programında sinema için bilet verileceği yazar. Tayfa hazırlıklara başlar…
Tayfa eski bir tornet çizimi bulur, ve yapmaya karar verirler. Fakat malzemeleri nereden bulacaklardır...
Akın satranç tahtası üzerinde satranç taşları ile oynarken Mert gelir. Hayri ve Kamil ile maç yapacaklarını söyler. Akın da oynamak ister ama satranç kurallarını bilmediği için Mert kabul etmez.
Tayfa kuyruklu yıldızı izlemek için çayır tepeye çadırdan küçük bir rasathane yapmaya çalışırken radyodan da yıldızlar hakkında bilgiler alırlar. Gökyüzünü seyrettikleri teleskop yanlışlıkla kırılır.
Basri yılda sadece bir kez açan çiçeğini Tayfa'dan kasede kaydetmelerini ister. Çocuklar dört yılda bir olan olimpiyat oyunlarını seyredecekleri için kararsız kalmışlardır.
Mert, Kamil ve Hayri , Mertlerin evinde bilgisayar oyunu oynayacaklardır. Kamil ve Hayri önce kimin başlayacağını tartışırlarken ekranda gülen yüz belirmiştir.
Tayfa oyun alanında toplanmış düzenleyecekleri turnuvanın kuralları hakkında konuşurlar. Kurallar belirlenince ısınma hareketlerine başlayan Hayri’nin attığı top Mert’e çarpar Mert’in ayağı incinir.
Hayri mahalleler arası top sektirme rekorunu kırmak için top sektirmektedir. Hayri hapşurunca top duvardan duvara seker, Sadettin ustanın dükkanın içine girer. Top Patlamıştır.
Hayri ve Kamil, ellerinde bir iple kement atma oyunu oynamaktadır. O sırada Mert gelir. Akın’ı sorar. Onlar da bilmiyordur. Üç Kovboylar grubuna almadıkları için bozulduğunu düşünürler.
Mert, Hayri ve Kamil çamurlu toplarını kurutmak için duvara şut çekmektedir. O sırada duvarda bir yazı fark ederler. Yazıda gizli bir hazineden bahsedilmektedir.
Tayfa Minik'in başına gelenlerden dolayı çok üzgündür. Arabaların hız sorununa çözüm bulmak için düşünürler ve Akın 'ın aklına hayvan geçidi fikri gelir.
Rafadan Tayfa’nın kahramanları, İstiklal Marşı’nın mısralarının anlamını çözmek için bir yolculuğa çıkıyor.