Daha iyi bir deneyim için yeni TRT İzle mobil uygulamasını indirebilirsiniz.
Herhangi bir bölüm yok!
Kuka, Oburlar ülkesindedir. Her yer yemek doludur. Elma şekeri ağaçları, pastalar ve daha neler neler… Kuka çok mutludur, kendini durduramaz her şeyden yer.
Kuka sabah sporunun ardından ne yapacağını düşünüp durur. Sonunda bulur! Resim yapacaktır… Kırmızı, mavi, sarı, beyaz, yeşil ve daha pek çok renk. Bu renklerle neler yapılır ki?
Kuka bir süre top oynar. Bir ara topu elinden kaçırır. Topun peşinden gidecekken çiçekleri fark eder. Ne güzel çiçekler! Çiçekleri kendi bahçesine götürmek ister...
Usta, Kuka’ya boya kalemleri atar. 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, tam 10 tane. Kuka onları sayar. Artık boyama kitabını bu boyalarla boyayabilecektir...
Bugünkü hikayemize hazır mısınız? Kuka bugün taşıtları öğreniyor… Dansla ederek çiçekleri sulayan Kuka’nın üzerinden iki kelebek geçer ardından da bir uçak...
Güneş, ışıklarını yeryüzüne gönderince bütün canlılar da uyanmaya balar. Ee Kuka’nın da uyanma vakti geldi. Birden bir horoz sesi duyulur. “Üü-rüüüü!”
Kuka’nın şarkı söyleyen sesi duyulur. Gökyüzü pırıl pırıldır. Kuka bir yandan balon üfler bir yandan şarkı söyler. Gündüzleri gökyüzünün mavi olduğunu söyler...
Kuka kahvaltısını yapmaktadır. Birden gök gürler. Kuka şaşkındır Usta, yağmurun yağacağını söyler. Kuka sorar, “Yağmur nasıl yağar?”
Kuka’nın yanında bir tavşan geçer ve kovuğuna girer. Kuka tavşanın nereye kaybolduğunu merak eder. Böylece tüm canlıların yuvalarını öğrenmiş oluruz.
Kuka odasını toplamaya giderken bir kaplumbağa görür, çok yavaş hareket ediyordur. Onun yanından tavşan geçer ve çok hızlıdır. Kuka ile birlikte yavaş ve hızlı kavramlarını öğreniyoruz!
Kuka eşyalarını dışarı taşımaktadır. Odasını boyayacaktır. Hangi renge mi? Gökyüzü mavisine. Usta onun eşyaları dışarı taşımasına yardım eder. Şimdi boyama zamanı!
Kuka eşyalarının fotoğraflarını çekmektedir. Usta bir öneride bulunur. Çiftlik hayvanlarının fotoğraflarını çekmek!
Kuka dışarıda kitap okumaktadır. Derken sararmış bir yaprağın düştüğünü görür ve çok şaşırır. Usta bunun normal olduğunu çünkü sonbahar mevsiminde olduklarını söyler.
Kuka şarkı söylemektedir. Müzik aletleri olmadan şarkı söylemenin çok da zevkli olmadığını söyler. Ustanın Kuka için bir sürprizi vardır...
Kuka mektuplarla ilgili bir şarkı söylemektedir. Usta bunun sebebini öğrenmek ister. Bir arkadaşından mektup beklediğini söyler. Çünkü ona bu sabah mektup yollamıştır...
Kuka’nın bugün hiç keyfi yok… Usta nedenini sorar. Kuka davul çalan tavşanını bulamadığı için üzgün olduğunu söyler.
Usta açılışı yaparken Kuka’nın çok fazla gürültü yaptığını fark eder. Kuka bateri çalmaktadır. Ama Kuka bir türlü gürültü yaptığını fark etmez. Sessiz olmak ne demek sizce? Kuka ile bunu öğreniyoruz…
Bugün çok güzel bir gündür. Kuka güne başlamadan önce elini yüzünü yıkar, dişlerini fırçalar...
Çiftliğe gitmesi gereken hayvanlar var. Fakat bu konuda Kuka’ya ihtiyacımız var. Onların trenle çiftliğe götürmemiz lazım. Bakalım hayvanlar hazır mı?
Kuka bugün ne giyeceğine bir türlü karar veremiyor, dışarıya çıkıp havanın durumuna bakıyor. Havanın sıcak olduğunu düşünen Kuka elbise giymeye karar veriyor fakat uzaktan yaklaşan bulutları görüyor…
Kuka etraftaki dalları toplarken Cikcik de Kuka’nın topladığı dalları saklar. Kuka ne olduğunu anlamazken Cikcik’i yakalar. Ondan korkmamasını ister ve dallarla ne yaptığını merak eder.
Kuka; Cikcik ve Korkuluk’un çok güzel bir pozunu yakalar. Onların güzel bir fotoğrafını çekmek ister. Hemen fotoğraf makinesini almalı ve bu muhteşem anı kaçırmamalıdır. Ancak odası darmadağınıktır.
Kuka’nın bahçesini sinekler basar. Oysa o çiçeklerine sineklerin değil kelebeklerin konmasını istemektedir. Kuka’nın aklına harika bir fikir gelir. “Sinekler giremez” anlamına gelen bir tabela yapar.
Uyku zamanı gelmesine rağmen Kuka uyumak istememektedir. Ayakta uyumakta, gözleri kapanmakta ama hala uykusunun gelmediğini söylemektedir. Kuka’nın uyumamak için bulduğu bahanelere çok güleceksiniz.
Kuka deniz kenarında balıkları daha iyi görmek için gözlüğünü takmıştır. Ama ne yazık ki gözlüğünü suya düşürür. Ustasının yardımıyla deniz altına gözlüğünü aramaya gider.
Kuka bahçesinde güzel bir günün tadını çıkarırken birden yağmur bastırır. Yetiştirdiği bitkilerin yağmurdan zarar göreceğini düşünen Kuka telaşlanır...
Kuka yemek zamanı gelmesine rağmen hala acıkmadığını söyler. Karnından gelen gurultular ise tam tersini söylemektedir. Kuka Ustasının önüne koyduğu her yemeğe bir kusur bulur...
Olgunlaşmış elmalarını toplamak için Kuka’nın sepetine ihtiyacı vardır. Ancak sepetini nereye koyduğunu hatırlamaz. Sepetini arama yolculuğunda birçok hayvan dostu ve Ustası ona yardımcı olacaktır.
Kuka sevgili arkadaşı “Sekiz Kollu Ahtapot”u ziyaret edecektir. Ama o kadar çok oyalanır ki treni kaçırır. Kuka tam zamanında olması gereken yerde hazır olmayı öğrenmelidir.
Harika bir günde Kuka piknik yapmaya karar verir. Ama orman da deniz kenarı da hava da çok kirlidir. Oysa Kuka temiz bir dünyada yaşamanın en büyük hakkı olduğunu düşünmektedir.
Kuka muhabir olmaya ve kendi gazetesini çıkarmaya karar verir. Ancak bahçesinde, oturduğu yerden çok da iyi haberler yakalayamaz...
Kuka bahçesinde kırmızı güller içinde açan beyaz bir gül görünce çok şaşırır. Beyaz gülün farklı olmasına rağmen kırmızı gülle aynı türden olduğunu anlar.